Tarih Hakkında Neler Biliyoruz?

Tarih bilgimiz yeterli mi? Tarih metodolojisine yeteri kadar hakim miyiz? Bunlar basit ama önemli sorulardır. Dilerseniz tarih biliminin özetini yapalım.

Tarih Nedir?

Tarih geçmiş… böyle bir tanım yapmak istemiyorum keza çok klasik kaçıyor. Evet, tarih geçmişle alakalı bir şeydir fakat bence daha etkileyici bir tanım olarak şu daha iyidir: Tarih gelecektir! Tarihteki olaylar farklı şekillerde ana hatları benzer olacak şekilde tekrar eder.

Neden Tarih Bilelim?

Şimdi size şöyle anlatayım. Hastanedesiniz ve geçmişinizi bilmiyorsunuz, hafızasını yitirmişsiniz. Sizi; isteyen herkes, biraz uğraşırsa “ben senin babanım” diye kandırabilirler. Çünkü bunu doğrulayabileceği bir hafızanız yok, bir tarihi yok yani.

Gerçekte de eğer tarihini bilmezsen ve Avrupa’daysan mesela Ermeni Soykırımını kabul edersin. Yani kandırılırsın ve tarih bilmediğinden hiçbir şey yapamazsın. Sonra da Türklüğün azalır ve bu böyle gider.

Tarihi bilmek bundan önemlidir, insanlar yüzyıllarca tarih tutmuşlardır. Bunları geçmişlerini bilmek ve ileride davalarda, mahkemelerde vb. hata yapılmaması için saklarlar. Umarım bu sorunu cevaplayabilmişimdir.

Tarihte tek bir doğru yoktur!

Tarihte birbiriyle çelişen ifadeler olabilir hatta tamamen birbiriyle çekişen ifadeler de olabilir. Liderlerin, kişilerin anılarında farklı şeyler yazabilir. Bu gayet normaldir çünkü insanlar olayları, kendi bakış açılarıyla yazarlar. Sonuçta tarih bilimi, tarihi yorumlama işidir. Bu yorumlama sonucu farklı sonuçlar çıkabilir elbette.

Mesela Osmanlı’nın kuruluş yılı hakkında farklı fikirler vardır. Bu fikirler diğerinden daha doğru diyemeyiz burada yorumlama farkı vardır.

Halil İnalcık, 1302 Osmanlı’nın Yalova’daki Bafeus savaşını kazandığında kurulduğunu iddia eder. 1299’da kuruldu önermesine karşı şunları söyler:

Osmanlı, Karacahisar’da payitahtını kurduğu zaman, çoğu Müslüman olan halk, kadı tayin edilmesini ve hutbe okutulmasını istemişti. Bunun üzerine camilerde hutbe okutulup kadı tayin edildi. Bunun olduğu tarihi tarihçiler iki asır sonra 1299 olarak kabul etmişlerdir ve öyle süregelmiştir. Bu zamanlarda sikke basımı da söz konusu değildir. Bunların çoğu hurafeden ibarettir”

Halil İnalcık

Tarihi olaylar bulunduğumuz zaman şartlarına göre değerlendirilmez!

Siz hiç kardeşinizi öldürür müydünüz? Cani misiniz? Madem öyle padişahlar neden öldürttü? Bu konu hakkında şu yazımı okuyabilirsiniz bu durumu genişçe anlattım: Osmanlı’da neden kardeş katli var?

Aynı bu şekilde bazı liderler aşırı kararlar almışlardır. Mesela bir keresinde, acımasız lider Cesare Borgia; kendisini tahttan indirmek istediklerini öğrendiğinde, Orsini ailesini konuşmak için çağırttığı yerde öldürtmüştü.

Bu vahşet gibi gelse de eskiden devleti bir arada tutmak gerekiyordu, bu yüzden bazen aşırı gibi görünen kararlar almak gerekebiliyordu. Daha birçok örnek verilebilir.

Tarihteki Acımasız Cesare Borgia

Tarihi olaylar, rasyonel bir şekilde incelenmelidir.

Tarihi olaylar, neden sonuç ilişkisi içerisindedir. Ve her şeyin bir nedeni var. Mesela bir örnek verelim. Çevremde şöyle şeyler duydum: “Osmanlı neden asimilasyon yani kültür değiştirme yapmadı? Bu sayede Balkanlardaki gayrimüslim ve Türk olmayanlar Türkleştirilebilirlerdi. Böylece gelecekte problem çıkmazdı.”

Böyle bir iddia tamamen saçmalıktır. Neden peki? Osmanlı, daha çok İslama mensup olduğundan dolayı merhamet, hoşgörü ve saygı gösterdi.

Mesela Kuran’da anlatılana göre Hz. Muhammed kendi dininden olmayan bir insanın cenazesi önünden geçerken ayağa kalkıp saygı göstermiştir. Arkadaşı, adamın bir Yahudi olduğunu, bunu neden yaptığını sorunca o da şu cevabı vermiştir:”Evet o Yahudi olabilir ama insan değil mi?”

Bu gibi olayların sonucunda Osmanlılar katı asimilasyon ilkesini uygulamayarak hoşgörü gösterdiler. Neden, İslam gibi nedenler; sonuç ise Osmanlı’nın asimilasyon politikası değil de hoşgörü politikası güttüğüdür.

Osmanlı Yunan Savaşı (Tarih: 1897)

Birkaç örnek daha verelim: Amerikan İç Savaşı. İç savaşın nedeni Abraham Lincoln’ün köleliği kaldırması sonucunda Güneylilerin bunu kabul edemeyerek federal hükümete baş kaldırması. Sonuç savaşın başlaması savaş sonucunda ise köleliğin tüm ABD boyunca yasaklanması.

Mete Han’dan da örnek verebiliriz. Mete Han, Çin ordusunu Çin topraklarında çevirip, hepsini yok edebileceği halde bunu yapmamıştır. Bunun amacı tabi ki de neden sonuç ilkesi içindedir.

Eğer Mete Han, o orduyu yok etseydi Türkler Çin toprakları artık güvenli diye Çin’e gelebilirlerdi. Bunun sonucunda ise orada Çin nüfusundan dolayı asimile olabilirlerdi. Zaten Mete Han, Çin’e kendisiyle uğraşmaması ve anlaşmaya uyması gerektiği mesajını vermişti.

Tarih Tekerrür Eder

Tarih, aynı şekilde olmasa bile ana hatlarıyla benzer bir şekilde tekerrür eder. Mesela Rusya 19. yüzyılda ve 20. yüzyılda Akdeniz’e yani sıcak denizlere inmek istiyordu. Rusya dağıldı, Sovyet Birliği kuruldu o da dağıldı, en son bugün Rusya Federasyonu bakınız yine Akdeniz’e Suriye üzerinden baskı kurmak istiyor.

Bunun gibi eğer düşünürseniz bir sürü örnek bulabilirsiniz.

Saygı, Saygı, Saygı

Milletler yüzyıllarca tarihte savaşmış olabilirler ama bu onların bugün de o milletle savaşacağının anlamı değildir. Her ne kadar milliyetçilik ve geçmiş önemli olsa da milletler birbirlerine her koşulda saygı duymalıdırlar. Mesela Atatürk düşmanı olsa bile Kurtuluş Savaşında yere serilen Yunan bayrağını ezmemiştir.

Son Söz

Bana konuk yazarlık fırsatı veren beyazgezegen.com kurucularına teşekkür ederim. Belki birkaç yazıda da buluşuruz. Sizi siteme de beklerim: kulturistan.com. Sağlıcakla kalın!

Yorum Yapın